
Ot bitmez tepeler aşarsın, sonu gelmez yol kıvrımları.
Adım adım yükselirsinve yükseldikçe imkansızlarını çoğaltırsın.
Her kilometre bir imkansız daha ekler krallığına Nemrut'un.
İnersin, değersin yere, yer biter sonra, heybet başlar anlatmaya kendini.
Ötesinde milatın, civarında tanrı krallığın, histeriler, ışık demetleri ve gözler. Göz önünde olmak, metre metre vücutların, fil taşı gözlerin derininde olmak. Göze gelmek de, gözünü kaçırmak da bu olsa gerek. Heybet gözdeyse, yüz çatlaklarındadır yıllar, yalnızlık nerede diye sorarsan dudaklardan okunur.
Fırat suyu yol şaşırsa dökülse gürül gürül dudaklardan içeri, yanıyorum der yanıyorum, suya doymuş usa hasret; ötelere küskün ve daha da ötede: Yanlız Heykeller Krallığı.

Hiç yorum yok :
Yorum Gönder