16 Şubat 2010


Yola yazarkenin şeref koltuğu delilerindir. İnsanlığın en eski ve en kadim makamının sahipleridir onlar. Sayıları günden güne azalsa da köşe başından ansızın çıkıpta öfkemizi dillendiren, suspuslarımızı çatlatan onlardır. Çırılçıplaktırlar ve aleni. Laflarını dümdüz yokuş aşağı sürerler. Sevmeleri de sövmeleri de hakikattir. Bizi aklımızdan soğuturlar, kafamızı bedenimizden. İsimsizlerdir ve yolcuları duraklarda ilk onlar karşılarlar. Fotoğrafta Ankara'dan bir dostumuz orta yaş üstü erkeklerden pek hoşnut değilse de kendisi, lafı hep belleğimizdedir: ''Abi yüz kuruş var mı?'' Kimbilir bu gecenin kuytusunda nerede, o Ankara ayazında nereye sığındı? bir kırlangıç gibi masum..
5 yolayazmak / on the road Yola yazarkenin şeref koltuğu delilerindir. İnsanlığın en eski ve en kadim makamının sahipleridir onlar. Sayıları günden güne azalsa da köşe...

2 yorum :

  1. :) bir fotoğraf benim için en fazla bu kadar Ankara olabilirdi.

    YanıtlaSil
  2. Ankara'yı sokak aralarıyla da, delileriyle de içinde taşıyanlardansınız sanırım.

    YanıtlaSil